Yeni Haftaya Başlarken
Global piyasalarda volatil fiyat hareketlerini gözlemlemeye devam ediyoruz. Geçtiğimiz hafta kıymetli madenlerde yukarı yönlü bir ralli yaşandı; ancak yeni haftaya bir miktar satıcılı seyirle başlandı ve ilk fiyatlamalar bu doğrultuda şekillendi.
?? Tarife Politikası
Ticaret savaşlarında geçtiğimiz haftalarda ABD’nin Çin'e uyguladığı gümrük vergilerini 90 günlük bir süreçte %145’ten %30’a indirmesi ve Çin’in ABD menşeli ürünlere uyguladığı vergileri %125’ten %10’a çekmesi, piyasalarda risk iştahını artırmıştı. Ancak, geçtiğimiz Cuma günü Trump'ın tarife tehditleri yeniden gündeme geldi ve bu kez Avrupa Birliği’ni hedef aldı. Trump, 1 Haziran 2025 itibarıyla Avrupa Birliği’ne %50 oranında yeni bir gümrük vergisi uygulamayı planladığını duyurdu. Bu açıklama, piyasalarda yeniden risk algısını artırdı. Fakat 25 Mayıs 2025’te Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ile yapılan görüşme sonrasında bu uygulamanın 9 Temmuz 2025’e ertelendiği açıklandı.
?? Makroekonomik Görünüm
Geçtiğimiz hafta Euro Bölgesi'nden açıklanan enflasyon verisi %2,2 oldu. Bu doğrultuda Avrupa Merkez Bankası’ndan (ECB) faiz indirim döngüsünün devam etmesi bekleniyor. Tarife paketlerinin etkisi, önümüzdeki dönemde enflasyonist baskı olarak makroekonomik göstergelere yansıyabilir.
ABD tarafında ise açıklanan Hizmet PMI verisi, beklentilerin oldukça üzerinde, 52,3 seviyesinde geldi. Bu, resesyon olasılığının şimdilik düşük olduğuna işaret eden önemli bir veri olarak değerlendirildi.
Bu hafta ABD'den gelecek önemli veriler piyasaların odağında olmaya devam edecek. Salı günü Conference Board Tüketici Güven Endeksi, Çarşamba günü FOMC Toplantı Tutanakları, Perşembe günü 1. çeyrek GSYH verisi ve Cuma günü PCE Çekirdek Kişisel Tüketim Giderleri Fiyat Endeksi açıklanacak.
Özellikle GSYH ve PCE verileri, Fed’in faiz politikası üzerinde belirleyici olabileceğinden, piyasalarda yüksek volatilite gözlemlenebilir.
?? Jeopolitik Görünüm
Jeopolitik gelişmeler açısından da oldukça kritik bir dönemden geçiyoruz. 15 Mayıs 2025 tarihinde İstanbul’da gerçekleşen doğrudan Rusya-Ukrayna ateşkes görüşmelerinde somut bir anlaşmaya varılamadı. Ayrıca cephede saldırıların arttığına dair haber akışı, altın fiyatlarının yükselmesine destek oldu.
Ortadoğu cephesinde ise İsrail’in saldırılarının artarak devam ettiği gözlemleniyor. Özellikle İran’ın çatışmalara müdahil olup olmayacağına yönelik beklentiler, piyasalar tarafından dikkatle izleniyor.
2025 yılına 2.625 dolar seviyesinden başlayan ons altın, yılın ilk çeyreğini 3.125 dolardan kapatarak rekor seviyelere ulaştı. Teknik olarak, 3.230 dolar seviyesi üzerindeki fiyatlamalar pozitif görünümü desteklemeye devam ederken, faiz indirimi beklentileri de kıymetli maden talebini canlı tutuyor. Ancak tarife belirsizliklerinin bir miktar netleşmesiyle birlikte, altın fiyatlarında 3.285 dolar seviyesine kadar teknik bir geri çekilme yaşanabilir.
?? Lokal Piyasa Görünümü
Yurt içinde, Kapalıçarşı’da gram altın fiyatı geçtiğimiz haftayı 4.210 TL seviyesinde kapattı. Yeni haftada ise satıcılı bir seyirle 4.180 TL civarında fiyatlamalar izleniyor. TCMB’nin Haziran ayında faiz indirimi beklentisi ve USD/TRY kurunun 39,00 seviyesini aşması, gram altın fiyatlarını global ölçekte pozitif yönde etkiliyor.
Türkiye’de ons bazında primler 20 dolara kadar yükselmiş durumda. Kilogram bazında ise Londra piyasasına göre yaklaşık 650 dolarlık bir fark oluşmuş durumda. Bu hafta gözler, ABD’den gelecek PCE verisinde, tarife gelişmelerinde ve jeopolitik haber akışında olacak.
CME FedWatch Tool’a göre, Fed’in Temmuz ayında %0,25 baz puanlık faiz indirimi yapma olasılığı %24 seviyelerinde fiyatlanıyor.
Uyarı: Burada yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, kişilerin risk ve getiri tercihleri dikkate alınarak kişiye özel sunulmaktadır. Burada yer alan ve hiçbir şekilde yönlendirici nitelikte olmayan içerik, yorum ve tavsiyeler ise genel niteliktedir. Bu tavsiyeler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.